22 Ekim 2015 Perşembe

Korkunç Ahtapot Zepha - Adam Blade


Hikaye, Sarayda, yolda ve denizde geçiyor.

Hikayenin kahramanları,

  • Tom,
  • Elenna,
  • Kral Hugo,
  • Aduro,
  • Fırtına,
  • Gümüş,
  • Korkunç Ahtapot Zepha,
  • Callum,
Usta, Malvel'in yenilgiye uğradığı için seviniyordu. Anahtarı alıp kapıyı açtı. Altın zırh içerideydi. Usta içeri girdi. Altın zırhın yanına giderken bir anda yarasalar uçmaya başladı. Usta yere düştü. Yarasalar altın zırhı almıştı.

Tom ve Elenna Kral Hugo'nun karşısındaydılar. Kral Hugo onları bir odaya götürdü. Odanın kapısı açıktı içeri girdiklerinde yerde yatan bir adam gördüler. Adamın çok yarası vardı. Tom ve Elenna hemen koşup adamı kaldırdı. O sırada Kral Hugo altın zıhın orada olmadığını görünce bunun Malvel'in işi olduğunu anladı. 

Malvel'in yarasaları, altın zırhın parçalarını Malvel'in emriyle Avantia'nın her bir yanına dağıttılar. Malvel, altı yeni canavar yaratmıştı. Bu altı canavar, hem Avantia'ya zarar veriyor, hem de altın zırhın parçalarını koruyorlardı. Kral Hugo, Tom ve Elenna'ya yeni görevlerinin Malvel'in yarattığı altı canavarı yenmek olacağını söyledi.

Tom ve Elenna, hemen hazırlandılar, yaralı adam da Kral Hugo'nun emriyle saraydaki revire götürüldü. Tom ve Elenna, Fırtına ve Gümüş'ü alıp yola çıktılar. Tom Aduro'nun verdiği sihirli haritaya baktı. Deniz Yılanı Sepron'u serbest bıraktıkları yere gideceklerdi. Tom ve Elenna hızlıca yola devam ettiler. 

Akşam oluyordu. Tom ve Elenna, kamp yapmaya başladılar. O sırada Gümüş'te kendine yiyecek bulmaya gitmişti. Gümüş gelince Tom ve Elenna ateş yakıtlar ve uyudular. Ertesi gün yola devam ettiler. Sahile geldiklerinde, Elenna Tom'a, sahilin kenarındaki evleri işaret ederek, "Tom, bak bütün evler yeniden yapılmış." dedi. Tom, o sırada Calum'u gördü. 

Calum, Tom'la yeniden karşılaştığı için sevindi ama birazcıkta üzgündü. Çünkü, denizde balıkları öldüren bir şey vardı. Calum, Tom'a bu zamanlarda hiç balık tutamadığını söyledi. Tom, bunun Malvin'in işi olduğunu biliyordu. O sırada Malvin ortaya çıktı ve savaşacağı canavarın isminin Korkunç Ahtapot Zepha olacağını söyleyip gitti. Tom, Malvin'in bu hızlı gelip gidişine şaşırmıştı.

Tom, Calum ile birazcık daha konuşarak evlere doğru gitti. Calum'un babası Tom'u tekrar gördüğüne sevinmişti. Tom, Calum'un babasına yine bir kayık alması gerektiğini söyledi. Calum'un babası Tom'a bir kayık verdi. Tom bu kayık ile denize doğru açıldı. Yanında Elenna da vardı. Gümüş ve Fırtına, Calum ile birlikte kalmışlardı.

Tom ve Elenna birazcık ilerlediklerinde bir anda denizde bir girdap oluşmaya başladı. Tom, Aşağılarda bir yerde Zepha'nın olduğunu anladı. Tom, Elenna'ya kayıkta beklemesini söyleyerek girdaba atladı ve suya daldı. Aşağıya indiğinde, parlayan bir şey gördü. Parlayan şeyin yakınına gittiğinde onun altın zırhın bir parçası olduğunu gördü.

Bir anda, bir kol, Tom'un bacağını kavradı ve bir yere doğru çekti. Tom, Zepha'nın altında olduğunu gördü. Zepha bir mürekkep balığıydı! Tom'un nefesi gittikçe azalıyordu. Zepha'nın kolunu kesmeye çalıştı. Zepha'nın canı yandığı için Tom'u bıraktı. Tom hemen yukarı çıktı ve nefes aldı. O sırada Elenna'nın kayıkta olmadığını gördü, aşağı daldı ve Zepha'nın Elenna'yı yakalamış olduğunu gördü.

Tom hemen Elenna'yı kurtarmak için Zepha'nın yanına gitti. Tom Elenna'yı kurtarmayı başarmıştı ama Zepha'nın kolu Tom'u yakalamıştı ve ağzına doğru çekiyordu. Tam o sırada kalkanını alıp Sepron'un dişini ovaladı. O sırada suyun içinden bir çığlık duyuldu. Sepron Tom'u kurtarmaya geliyordu. Zepha, Tom'u bıraktı ve Sepron'a saldırmaya başladı. Sepron çevik davranarak Zepha'yı sarmaya başladı.

Zepha bir anda parladı ve söndü o sırada Zepha minicik mürekkep balıklarına dönüştü. Tom ve Elenna yukarıya doğru yüzdüler. Tom ve Elenna kayığı görebiliyorlardı. Elenna kayığa doğru yüzdü. Tom da tekrar suya dalıp altın zırhın bir parçası olan atın kaskı alıp yukarıya çıktı. Tom kayığa binince kaskı kafasına taktı. Kask, bir anda kafasına oturmuştu. Tom, dikkatlice baktığında buradan fırtınanın göz bebeğini bile görebiliyordu. Altın kask Tom'a keskin görme yeteneği vermişti.

Tom ve Elenna sahile geldiklerinde Fırtına ve Gümüş'ü aldılar. O sırada, Tom ve Elenna'nın önünde büyücü Aduro belirdi. Büyücü Aduro, Tom'a bir sonraki savaşacağı canavarın Dev Maymun Pençe olacağını söyledi. Tom ve Elenna, yeniden yola çıktılar.


SON


Ali Toprak Dalkıran sizce bu öyküden ne öğrendi? Lütfen yorumlarınızı yazınız? Kendi yorumlarınızı yazıp beğenmeyi de unutmayınız.
































10 Ekim 2015 Cumartesi

Alev Kuşu Epos - Adam Blade


Hikaye yolda, ormanda ve bir mağarada geçiyor.

Hikayenin Kahramanları,

  • Tom,
  • Elenna,
  • Alev Kuşu Epos,
  • Aduro,
  • Owen,


Owen kaybolduğunu düşünüyordu. İzlediği tünel karanlık bir mağaraya çıkıyordu. Owen, dışarıda oynarken bu mağaranın içinden gelen sesleri duyduğu için mağaraya girmişti ve kaybolmuştu. Mağaradan sesler gelmeye devam ediyordu. Owen mağaraya bir hayvanın girdiğini düşündü. İzlediği yolu takip etmeye devam etti. Owen birden önünde bir şey hissetti. Bir anda, önünden bir çığlık sesi yükseldi. Owen daha dikkatli baktığında bunun bir ejderha olduğunu gördü. Canavar Owen'a saldırdığında Owen kendini yere attı.

Tom ve Elenna yeni yenmiş oldukları Kar Canavarı Nanuk'tan bahsediyorlardı. Aduro onlara yeni görevlerinin Alev Kuşu Epos'u yenmek olacağını söylemişti. Tom ne kadar yollarının kaldığına bakmak için Büyücü Aduro'nun onlara verdiği sihirli haritayı açtı. Haritanın üzerinde yeşil bir yol belirmişti. Tom ve Elenna bu yolu takip edeceklerdi.

Tom ve Elenna Korku Ormanı'na varmak üzerelerdi. Korku Ormanı'na geldiklerinde, Epos'u arıyorlardı. Ormanın içinde ilerliyorlardı. Tom ve Elenna yanardağa doğru gittiler. Yanardağ tehlikeli gözüküyordu. Bir anda yukarılardan bir kuş sesi geldi; fakat bu kuş sesi çok değişikti. Tom ve Elenna yukarı baktıklarında Epos'un geldiğini gördüler.

Epos aşağıya indi ve Tom'a saldırmaya hazırlandı. Epos, Tom'a alev püskürttü. Tom kalkanıyla kendini korudu ama Epos gidince bayıldı; çünkü çok zorlanmıştı. O sırada oradan geçen dört adam onları gördü. Tom'u kaldırdılar ve ileride görünen bir köye doğru götürdüler. Elenna adamların Tom'a yardım etmek istediğini anlamıştı. O da adamları takip etti.

Köye geldiklerinde Tom uyanmıştı. Tom en son bayıldığını hatırlıyordu. Şu anda bir yatakta yatıyordu. Kalkınca köylüler bir araya gelip bir mağaraya doğru koşmaya başladılar. Tom ve Elenna, Fırtına ve Gümüş'ü alıp köylüleri takip ettiler. Mağaraya girdiler ve ilerlemeye başladılar ama bir süre sonra önlerinin kapalı olduğunu öğrendiler. Taşların arasından bir ses geliyordu.

Tom kılıcıyla kayaları diğer tarafa attı ve o sırada taşların arkasından bir adam düştü. Tom adamı kaldırdı. Karşılarında başka bir yol vardı. Gördükleri adam o yoldan geldiğine göre, çıkış karşılarındaydı. Yolu takip etmeye devam ettiler. Çıkışa gelmişlerdi. O sırada Tom bir eldiven buldu ve mağaradan dışarı çıktılar.

Tom eldiveni Fırtına'nın çantasına koydu. Önlerinde yanardağ vardı ve yanardağ patlamıştı. Yanardağ'dan lavlar akıyordu. Tom ve Elenna yanardağa doğru gitmeye başladılar. Çünkü Epos'u yanardağda bulacaklardı. Yanardağa geldiklerinde Elenna Epos'u gördü ve ona bir ok attı ama ok Epos'a değmeden lavların içine düştü. Elenna okunun yanmasına üzülmüştü.

Elenna bir tane daha ok attı. Ok bu sefer Epos'un başını sıyırmıştı. Elenna'nın attığı ikinci ok da lavlara düşmüştü. Gümüş kuşun ardından havlamaya başladı. Tom ve Elenna yanardağa nasıl çıkacaklarını düşünüyorlardı. Tom, kalkanının üstüne atlayıp, lavlarla birlikte, karşılarındaki kıyıya ulaştı. Kalkanındaki Tagus ve Ferno'nun tılsımı Tom'a yardım etmişti.

O sırada Epos, gelip Tom'un kalkanını aldı. Tom kalkanını almaya çalışıyordu ama bir türlü başaramadı. Bir anda karşısında bir adam belirdi. Tom, kekeleyerek adama sordu; "Se se se sen de kimsin?" dedi. Karşısındaki adam cevapladı; "Ben, Malvel'im" dedi. Tom, kılıcını çekip, Malvel'e doğru savurdu ama Malvel'e hiçbir şey olmadı. O sırada Malvel yok oldu ve Tom bir anda düşmeye başladı.Tom yere çakılmasına saniyeler kala gözlerini kapattı ama Epos bulutların arasından uçarak Tom'u yakalamayı başardı.

Epos, Tom'u yanardağa doğru götürüyordu ve sonra Tom'u yanardağın içine doğru attı. Tom çevik bir hareketle bir kaya'ya tutundu ve kendisini yukarıya doğru çekti. Neredeyse, yanardağın içine düşecekti. Elenna, Fırtına ve Gümüş, Tom'u aşağıda bekliyorlardı. Alev Kuşu Epos, bir anda Tom'u gagası ile yakaladı ve yere düşürdü. Epos, Tom'un üstüne indi ve pençelerini Tom'un göğsüne doğru bastırdı.

Tom bir anda, Epos'un ayağındaki yüzüğü fark etti ve eliyle yüzüğü çıkardı. Epos o anda Tom'u bıraktı ve doğruca Malvel'e saldırdı. Epos, Malvel'i yanardağın içine attı. O sırada Malvel yok oldu. Bir anda yer sarsıldı ve Tom yanardağın patlayacağını anladı ve ayakkabısını çıkarıp kayalara vurmaya başladı. Kayalarla volkanı kapatmayı planlıyordu ama volkandan yükselen dumanlar, Tom'un nefesinin kesilmesine neden oldu.

Tom elindeki ayakkabıyı hissetmemeye başladığını anladı. Umudu tükenmişti. O sırada üstünde uçan Epos'u gördü. Epos'un gözleri artık sarıydı ve Tom'a yardım etmeye gelmişti. Sonunda, kayaları volkana devirebilmişlerdi ama kayalar Epos'u da volkanın içine sürüklemişti. Tom "Epos" diye bağırdı. O sırada Aduro, Tom'un yanında belirdi ve bir büyü yaparak Epos'u kayaların altından kurtardı.

O anda Epos, havaya doğru uçup, daireler çizmeye başladı. Aduro, Tom, Elenna, Gümüş ve Fırtına'yı Kral Hugo'nun sarayına ışınladı. Tom vücudunun sarsıldığını hissediyordu ve bir anda kendini Kral Hugo'nun sarayında buldu ve Kral, Tom'a çok teşekkür etti. Tom da yeni görevine hazırlandı.


SON


Ali Toprak Dalkıran, bu hikayeden bir işi başarmak için birazcık direnmenin gerektiğini öğrendi.























6 Ekim 2015 Salı

Kar Canavarı Nanuk (Adam Blade)



Hikaye, yolda, karın içinde ve kasabada geçiyor.

Hikayenin kahramanları :
  • Tom,
  • Elenna,
  • Elenna'nın kurdu Gümüş,
  • Tom'un atı Fırtına,
  • Kar Canavarı Nanuk,
  • Belediye Başkanı
  • Aduro,
  • Albin,
Albin, arkadaşları ile maç yapıyordu. Hiç gol atamamışlardı ve rakip takım onları yeniyordu. Albin, sonunda bir gol attı ve çok rahatladı. Ama top arkadaki büyük dağlara gitmişti. Arkadaşları topu Albin attığı için onun almasını istemişlerdi. Albin dağlara doğru ilerledi. Topu görmüştü. Onu tam alacaktı ki etrafının bir anda karardığını gördü. Arkasına baktığında dev bir kar canavarı karşısındaydı. Çığlık attı ve oradan kaçmaya başladı ama kaçamadan canavar onu yakaladı.

Tom ve Elenna, donmuş ovalara doğru gidiyorlardı. Donmuş ovalara geldiklerinde üşümeye başlamışlardı. Donmuş ovalar o kadar soğuktu ki, insanı donduruyordu. Tom donmuş ovalarda Kar Canavarı Nanuk'u nasıl yeneceğini bilmiyordu. Yol çok zorluydu ve Fırtına çok zorlanıyordu. Donmuş ovalarda yol almanın zor olacağını artık öğrenmişlerdi.

Bir süre sonra Elenna ileride bir ayak izi gördü. Ayak izi çok büyüktü. Tom bu izin Nanuk'a ait olduğundan emindi. Yola devam ettiler. Fırtına çok zorlanıyordu. Bu yüzden fırtınanın üzerinden indiler ve yola devam ettiler. Gece oluyordu, Tom ve Elenna karı kazarak kendilerine minik bir yuva sığınak yaptılar. Orada uyuyacaklardı. Maalesef Fırtına'yı kapı olarak kullanmak zorunda kaldılar ve Fırtına'nın arkasını battaniye ile kapattılar. Sonra uyudular.

Ertesi sabah, uyandılar ve yola devam ettiler. Yolda giderken, uzaklarda bir varlık gördüler. Kıpırdıyordu ve çok büyüktü. Tom ve Elenna bunun Nanuk olduğuna emindiler. Varlığa doğru gitmeye başladılar. Ama varlık Tom ve Elenna'dan uzaklaşıyordu ve çok hızlıydı. Ortadan bir anda yok olmuştu. Nanuk'u son gördükleri yere doğru gitmeye başladılar.

Fırtına'nın üzerinde olmadıkları için yavaş gidiyorlardı. Nanuk'u son gördükleri yere geldiklerinde Nanuk ortalarda yoktu. Tom içinden "Damarlarımdaki kan akmaya devam ettikçe bu göreve devam edeceğim" dedi ve yola devam etti. Nanuk şu an çok kötü şeyler yapıyor olabilirdi. Onu hemen durdurmaları gerekiyordu.

Tom ve Elenna tekrar Fırtına'nın üstüne bindiler. Tom Nanuk'un yakınlarda olduğunu hissediyordu. Gümüş bir koku almıştı. Gümüş'ü takip etmeye başladılar. Gümüş dik bir yokuştan yukarıya doğru giden bir yolu izlemeye başladı.  Gümüş çok hızlıydı, Gümüş'e yetişemiyorlardı. Gümüş bir yerde kayboldu. Gümüş'ün gittiği yönden devam ettiler. Elenna Gümüş'ü bir an önce bulmak istiyordu. Onu şimdiden çok özlemişti.

Elenna Fıtına'nın üstünden inip Gümüş'ün gittiği yöne doğru koşmaya başlamıştı. Gümüş onun evcil hayvanıydı ve Elenna onu çok seviyordu. Tom ve Fırtına, Elenna'nın arkasından hızlıca geliyorlardı. Tom ve Fırtına hızlıca Elenna'ya yetiştiler. Tom, Elenna'yı Fırtına'nın üstüne almıştı bile. Tom ve Elenna Gümüş'ü bulmuşlardı. Gümüş bir kızağın yanında bekliyordu. Kızağa binip yola devam ettiler. Kızağı Gümüş çekiyordu.

O sırada altlarının buz olduğunu bilmiyorlardı. Kızak çok ağırdı ve buzu kırdı. Elenna arkada olduğu için buzun içindeki soğuk suya düştü. Tom Elenna'yı kurtarmak için atladı. Su o kadar soğuktu ki, Tom, Elenna'yı kurtarıp kurtaramayacağını bilmiyordu. Çok çabalayarak Elenna'yı kurtarmayı başarmıştı; bu çok zor olmuştu. Tom Elenna'nın üstüne bir battaniye örttü ve yola devam ettiler.

Nanuk'u bulmuşlardı. Tom Nanuk'un boynunda bir çan olduğunu gördü. O çanı çıkarırsa Nanuk'un eski haline döneceğinden emindi. Nanuk'a çok yaklaşmışlardı. Nanuk, Tom'u görmüştü. Tom'a doğru ilerlemeye başladı ama Tom kılıcını alıp Nanuk'un boynuna doğru atıldı. Neredeyse boynuna gelmişti. Çok azcık yukarıya tırmanıp Nanuk'un boynundaki o çanın ipini kesmeye çalıştı ama Nanuk çok sallanıyordu. Tom'u üzerinden atmaya çalışıyordu. Ama Tom Nanuk'un çanının ipini kesmeyi başarmıştı.

O anda Nanuk Tom'u aşağıya indirdi. Çünkü artık iyileşmişti. Nanuk, Tom, Elenna, Gümüş ve Fırtına'ya veda etti ve Tom'a bir hediye verdi. Bu hediye, hemen kalkanına yerleşti. Bu Nanuk'un çıngırağıydı.  O sırada önlerinde büyücü Aduro belirdi. Büyücü Aduro, Tom'a ve Elenna'ya bir sonraki görevlerinin Alev Kuşu Epos'u yenmek olacağını söyledi ve onlara çok teşekkür etti.

Aduro gidince Tom ve Elenna'da donmuş ovalardan uzaklaştılar.


SON 
                                                                                                                                                                     

Ben bu kitaptan, hiç pes etmezsek her şeyi başarabileceğimizi öğrendim. Peki siz ne öğrendiniz? Lütfen yorumlara yazınız...